YALÇIN GÖKÇEBAĞ

1944

Denizli’nin Çal ilçesine bağlı, dağın başında bir Türkmen köyü olan Zeyve (Akkent)’de doğar.

Tahir öğretmen ile Hayriye hanımın ortanca çocuğudur.

1950

İlkokulu Çal’da tamamlar.

Okulun birinci sınıfında, resim dersinde yaptığı el sıkışan iki adam resmini öğretmeni ve arkadaşları çok sever. O günden sonra resim yapayı çok sever.

1955

Önceki adı Gönen Köy Enstitüsü olan, Gönen İlk Öğretmen Okulu’na girer.

Döner sermayeli bir okuldur. Isparta’da gülcülük yaygın bir tarım etkinliği olduğu için okulda öğrenciler erkenden kalkıp gül toplar. Zorunludur gül toplamak.

Resim dersinde yaptığı suluboya manzara resmini çok beğenen öğretmeni gül toplatmaz ona, gül toplayan arkadaşlarının resimlerini yaptırır.

Doğayı tanımayı ve sevmeyi öğrenir Köy Enstitüsü’nde.

Müzik aletleri çalmayı öğrenir.

Müzik ve resim dersleri çok önemlidir okulda. Bu derslerde başarılı olan öğrenciler İstanbul’daki Çapa İlk Öğretmen Okulu Resim Semineri’ne gönderilir.

1957

Çapa İlk Öğretmen Okulu Resim Semineri’ne girer.

Türkiye’nin her bir yerinden gelen resim ve müzik dalında başarılı çocuklarla birlikte eğitim görür. İlhami Demirci ve Malik Aksel gibi öğretmenlerinin sanatçı kişiliklerinden, yöntemlerinden etkilenir.

Dönemin iyi yazarlarından Enver Naci Gökşen edebiyat öğretmeni olur.

Çapa’daki üç yıllık öğrenciliği sırasında, yaz tatillerinde Denizli’ye gelir; kübik, soyut resimler, peyzajlar yapar.

1961

Okulu bitirdikten sonra Denizli Şirinköy’e resim öğretmeni olarak atanır.

1963

Gazi Eğitim Enstitüsü Resim Bölümü’ne girer.

Turan Erol, Refik Epikman, Adnan Turani ve Nevide Gökaydın gibi önemli hocaların öğrencisi olur.

1966

Akşehir İlk Öğretmen Okulu’na resim öğretmeni olarak atanır.

Nasrettin Hoca fıkralarını görselleştiren resimler ve çeşitli portreler yapar Akşehir’de.

Varlık Dergisi’ne, o dönem yaptığı özgün resimlerden gönderir ve iki resmi kapak olarak yayınlanır.

1968

Askerliğini yedek subay olarak Kütahya’da yapar.

1970

Askerlikten sonra öğretmenliği bırakır. İzmir Fuarı’nda dekoratörlük ve tabelacılık yapar. “Büyük Kümes” adlı bir atölye açar. Resim yapmayı sürdürür. Para kazanıp boyalar almak için İzmir Fuarındaki gazinolarda saz çalar.

İzmir’deki özel bir kolejde bir yıl öğretmenlik yapar…

DYO’nun Ege Bölgesi Ressamları arasında açtığı bir yarışmada birincilik ve ikincilik ödüllerini alır.

1971

TRT’de kameraman olarak işe başlar. Televizyonunun ilk aktüel kameraman ekibinin içinde yer alır.

Ankara’ya taşındığında, resim yapmayı dört yıl bırakır. Amacı, Claude Lelouch gibi biri olmaktır. Ünlü yönetmen ve kamera ustası Claude Lelouch’un 1973 yılında Türkiye’yi tanıtmak için yaptığı 15 dakikalık belgesel filmi çok etkiler onu.

1973

Fevziye Gökçebağ ile evlenir.

Birkaç yıl sonra Zafer Gençaydın, Zahit Büyükişliyen, Halil Akdeniz, Hayati Misman, Veysel Günay, Mustafa Altıntaş, Hüseyin Bilgin ve Bekir Sami Çimen gibi dönem arkadaşları, Avrupa’nın çeşitli ülkelerindeki uzmanlık eğitimlerini bitirip yurda dönmeye başladıklarında onu yeniden resim yapmaya yöneltirler.

Yeniden başlar resme.

Kameramanlık yaparken, her ayın on günü Anadolu’nun çeşitli yörelerini gezer. Gözlemlerinden esinlenerek resimler yapar.

1980

Oyuncu oğlu Gökçen Gökçebağ bu yıl doğar.

1990

“Güneşli Bir Kış Günü” adlı resmi, UNICEF (Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu) tarafından İsviçre’de kartpostal olarak basılır ve 145 ülkede satışa sunulur.

1990

TRT’den emekli olur.

Orta Doğu Teknik Üniversitesi’nde öğretim görevlisi olarak çalışmaya başlar.

Yaşamını Ankara ve İstanbul’da resim çalışarak sürdürmektedir.

Ödülleri:

1972 - Ege Bölgesi Ressamları Yarışması. I. ve II. Ödülleri

1977 - Yeni Eğilimler (İstanbul Sanat Bayramı) Başarı Belgesi

1979 - DYO Resim Yarışması'nda Mansiyon

1980 - DYO Resim Yarışması'nda Mansiyon

1981 - DYO Resim Yarışması'nda Mansiyon

1981 - Devlet Resim ve Heykel Sergisi Ödülü

2021 - ÇAĞSAV (Çağdaş Sanatlar Vakfı) Onur Ödülü’nü aldı.